Hakkımda

Akıl, ahlak ve adalet hem ülke yönetiminde hem yerel yönetimlerde olması gereken en temel ilkelerdir. Aklın olmadığı  yerde, cehalet, yozlaşma, keyfiyet ve çıkar ilişkileri olur.  Belediyelerimizi kişi ya da grupların çıkarlarına göre değil, akıl ve bilimi kullanarak yöneteceğiz. Akılcı yönetim, hukuka uygunluğu, bilimselliği, şeffaflığı,  yenilikçiliği, doğayı korumayı hedefleyen yöntemdir. Akılcı siyaset,  her alanda; sanayide, tarımda, sağlıkta, dış politikada, göçmen sorununda rasyonel politikalar üretmek demektir. Yerel sorunların çözümünde bilim insanlarının görüşlerine değer vereceğiz,  projelerini destekleyeceğiz. Adalet, kamu hizmeti verdiğiniz vatandaşlara karşı adil davranmak demektir. Vatandaşlarımız arasında dinsel, mezhepsel, cinsiyetçi hiçbir ayrım yapmayacağız.  Anayasanın “Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşittir” maddesini hayata geçireceğiz. Yandaş belediyeciliği yapmayacağız, kaynakları etkin ve verimli şekilde memleket için kullanacağız. 

Adil olacağız. Yurttaşlarımıza hizmet götürürken kayırmacılık  yapmayacağız. Belediyemize personel alırken tamamen liyakat ilkesini uygulayacağız. Belediyelerimizi herkesin kabul ettiği objektif kriterlere göre yöneteceğiz.  Ahlak, akıl ve adaleti tamamlar. Bir davranış hem kanuna uygun olabilir hem de toplum tarafından kabul görebilir ama ahlaka/etiğe uygun olmayabilir. Bir yönetici kanunen birkaç yerden maaş alabilir, bu kabul de görebilir ama ahlaki değildir. İşsizliğin çok yüksek olduğu bir dönemde yöneticilerin haksız zenginleşmesi kamu vicdanını yaralar. Memleket belediyeciliğinde ortak çıkara ve kamuoyu vicdanına göre hareket edeceğiz. Sırf kazançlı olduğu için, doğaya ve topluma zarar veren  yatırımlar yapmayacağız.  Yetkimiz var diye sorumsuzca para harcamayacağız.  

Kent yöneminde açıklık, şeffaflık, iç ve dış denetim, kamuoyu  denetimi, ülkede kağıt üstünde kalan hesap sorulabilirlik / hesap  verebilirlik, dürüst ve denetlenen yönetimin ilkelerini  oluşturmaktadır. Bu ilkeler çerçevesinde; kapımız her vatandaşa  açık olacaktır. Yapılacak bütün işlerle ilgili olarak bilgi  paylaşılacaktır.  Yatırım kararları, projeler, atamalar, belediye toplantıları  halka, basına açık olacaktır; isteyen herkes sosyal medyadan ya da web sayfasından takip edebilecektir.  Bilgi edinme ve soru sorma hakkını eksiksiz karşılayacağız. Parti olarak genel merkez yönetimi yerel yöneticilerimizin denetçisi  olacaktır.  Siyasi partilerin, din, mezhep ve etnik temelli grupların kamu görevlilerine etki etmesini engelleyerek, onların görevlerini  tarafsızca yerine getirmesini sağlayacağız. Yerel demokrasinin olmazsa olmazları arasında seçim ilkesinin  yanı sıra katılım unsuru da vardır. Demokratik kent yöneminde  sadece belediye başkanının ya da yöneticilerin söz hakkı olamaz.  Kentin unsurlarını karar alma süreçleri dışında bırakan, hiyerarşik  ve katı yapılar artık modern demokrasilerde yer almamaktadır.  Kentlerimizi sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin, meslek  odalarının, sendikaların katılımıyla, iş birliği içerisinde yöneteceğiz.  

Kadınlarımızın, gençlerimizin, yaşlılarımızın, öğrencilerimizin  sesine kulak vereceğiz. Karar alırken herkesin bir sandalyesi ile söz hakkının olacağı “yönetişim” masası kuracağız. 

 Afetlerin zararlarını azaltmada, afet sonrası yara sarma  politikalarının ötesine geçecek, önceden alınacak önlemlerin  büyük öneme sahip olduğu bilinciyle belediyelerimizi yöneteceğiz.  Sistemli risk azaltma programı geliştirilmesi ve eyleme  geçilmesinin, tüm ülke genelinde önemli bir zorunluluk olduğu  bilinciyle hareket edeceğiz.  Acil durum planlaması ile kişi ve malları doğal ve insan kaynaklı  felaketlerin risklerinden korumak ve bunlarla baş edebilmek için  bir afet yönemi politikası ve programı geliştireceğiz. Tüm belediyelerimizde afet öncesi hazırlık ekipleri kuracağız. Afet öncesi tehlikelerin tespiti , risklerin analizi ile bu risklerin  azaltılması için yapılacak yatırımlarda, daha rasyonel kaynak  kullanımını sağlayacağız. İstanbul başta olmak üzere, ülkenin ekonomisinin merkezi  konumuyla neredeyse tüm sanayi, finans ve diğer iş aktivitelerinin  toplandığı şehirler ciddi ekonomik riskler taşımaktadır. Ayrıca, afetlerin çoğunlukla alt gelir grubunun konut alanlarını etkilediğini de biliyoruz. Bu nedenle, kent ortamında çok yönlü riskleri, kentin fiziki, ekonomik ve sosyal özelliklerinin birlikteliği ve karşılıklı  etkileşimleri ile ‘yer’e özel’ değerlendireceğiz. 

Özellikle yüksek risk gösteren yerleşmelerde tehlikelere ilişkin  yeni nesil kentsel veri tabanı geliştireceğiz. Yerel ortamda bu  bilgiyi herkesin erişimine açık tutacak, imar planlarını bu verilere  göre gözden geçireceğiz.  Sismik risk/tehlike bölgeleri üzerinde birbirine bağlı tehlike ve risk etkenlerini içeren ve yere özel farklılıklar gösteren etmenleri  yani risk sektörlerini tanımlayacağız.  Zemin koşullarının ötesine geçerek, açık alan yetersizlik riskleri, yapı stoku ve altyapı kaybı riskleri, yönetsel yetersizlikler  vb. risk sektörleri altında; noktasal büyük ölçekli yatırım kararları,  yapı ve nüfus yoğunlukları, üretim faaliyetlerinde kullanılan  tehlikeli ve zararlı maddeler işleyen sanayi birimleri, vb. risk kategorilerini tanımlayacağız. Yoksulluk, hızlı nüfus artışı, riskli bölgelerde hızlı-denetimsiz  sanayileşme/yerleşme/yapılaşma, ormanların ve çevrenin tahribi/yanlış kullanımı, risk sektör ve kategorilerine önem  vereceğiz. Vatandaşlarımızın bilgisizlik, eğitim eksikliği, toplumun  koruyucu/önleyici önlemlerdeki bilinçlendirilmesini sağlayacağız.  Risk azaltma eylem planları oluşturacak, afete hazırlıklı bir toplum için sürdürülebilir ve nitelikli kentsel yaşam alanları  kuracağız. 

Türkiye’de hızlı ve dengesiz nüfus artışı, göç hareketleri,  plansız sanayileşme, plansız kentleşme, doğal kaynaklarımız ve  çevreye ilişkin yanlış ve rant amaçlı uygulamalar, çevreyi ve ekolojik dengeyi tehdit eder noktaya gelmiştir. Tüm yerel yönetimlerimizde ekosistemin ve biyolojik  çeşitliliğin tavizsiz korunması ve kollanması önceliklerimiz arasında yer alacaktır.  Su ve toprak varlıkları üzerindeki geri döndürülemez etkisi  nedeniyle enerji ve maden projelerini yakından takip edeceğiz.  Ekosistem üzerinde olumsuz etki yaratacak projelere izin  vermeyeceğiz.  Su havzalarını koruma altına alacağız. Yeni yerel su  kaynaklarını araştıracağız.  Yeraltı barajlarının yapımı ve su toplama alanlarının arttırılması  konusunda merkezi hükümetle çalışmalar başlatacağız. Yağmur sularından etkili bir şekilde faydalanılabilmesi için  toprağın ve yeraltı su kaynaklarının beslenmesinde önem arz eden  yeşil alanları arttırarak her belediye bölgemizde kişi başı yeşil alan sahasını %25 ile %50 arasında artıracağız. 

 “Gri su” ve başta sulama olmak üzere yeraltı suyu, sulak alan  vb. beslemelerde suyun tekrar kullanılabilmesi için altyapı  çalışmaları yapacağız.  Su hizmetlerinden kazanılan paranın su hizmetlerine  harcanması için “tam maliyet esaslı tarife” belirleyeceğiz.  Su tasarrufu sağlamak amaçlı sorumlu tüketime geçeceğiz.  Çevreci-akıllı, tasarruflu dijital su sayaçlarının kullanımını  yaygınlaştıracağız.  Ayrıştırma ve geri dönüşüm çalışmalarına önem vereceğiz.  Karbon ayak izinin azaltılması çalışmaları yapacağız.  Türkiye genelindeki bütün yerel yönetimlerimizde, yağmur  suyu ile kanalizasyon suyunun ayrıştırılması konusunda altyapı  çalışmaları başlatılacaktır.  Topraksız tarım uygulamalarını destekleyeceğiz.  Su verimliliğini artırmak amacıyla, sulamada ve içme ve kullanma suyu şebekelerinde kayıp kaçağın önlenmesi için havza bazında eylem planları hazırlayacağız. Bu planların uygulanmasını denetleyeceğiz. Tüm dünyanın ortak sorunu haline gelen plastik kirliliği ile  mücadeleyi taviz vermeden sürdüreceğiz.

Atıkların kaynağında ayrıştırılması projelerini destekleyeceğiz.  Plastik poşet ve şişe gibi doğada çözülemeyen maddelerin kullanımı ve toplanması ile ilgili gerekli tedbirleri alacağız.  Geri kazanılabilir atıklar konusunda sivil toplum örgütleri ve kentliler ile ortak çalışmalar yapacağız. Sahil ve deniz kenarındaki yerel yönemlerimizde atıkları toplama amacıyla “Sıfır Atık Mavi  Deniz Projesi” başlatacağız.  Katı atıklardan ve çöpten yenilenebilir enerji sağlamak için  gerekli depolama, bertaraf ve üretim tesisleri kuracağız.  Kentlerimizin cadde ve sokak aydınlatmalarının güneş  enerjisiyle sağlanması konusunda çalışmaları başlatarak, belediyelerimizin tüm binalarında güneş enerjisi kullanımına  geçeceğiz.  Hava kirliliği ve çevre kirliliği yaratan sanayi kuruluşlarını çok  yakından takip edeceğiz.  Her mahalleye cam, plastik, evsel atık ve metal kumbaralar  yerleştirerek topyekûn bir seferberlik başlatacağız. Su, hava ve toprağın yanında ekosistemin dengesini sağlayan canlıların da önemini biliyoruz. Kentlerimizde ve kırsal bölgelerde canlılarımızın korunması ve kollanması konusunda gerekli tüm tedbirleri alacağız. 

Tüm yerel yönetimlerimiz, vatandaşlarımızın enflasyon karşısında ezilmelerini önleyici faaliyetlerde bulunacaklardır.  Sağlıklı ve ucuz gıdanın tedariki yanında kentlerimizde asgari yaşam şartlarının sağlanması ve yükseltilmesi ile birlikte eğitim, sağlık, barınma ve ulaşım gibi ihtiyaçlar üzerindeki maliyet baskısını ortadan kaldırmak ana hedeflerimiz arasında olacaktır. Yerel yönetimlerimizle, okul çağındaki çocuklarımızın her gün sağlıklı beslenmesini sağlayacağız. Kadınlarımızın iş gücüne katılımına yardımcı olmak için mahalle kreşleri ve mahalle çocuk bakım birimlerini tüm  mahallelerde faaliyete geçireceğiz. Tüm mahallelerimizde, çocuklu ailelere, çocuk bezi, ilaç, mama ve sağlıklı / dengeli beslenme yardımları yapacağız. Belediyelerimizle, işgücüne katılımın artırılması ve işsizliğin  azaltılması için mesleki ve teknik eğitimleri ücretsiz sağlayarak vatandaşlarımıza mesleki uzmanlık kazandıracağız. Korumacı sosyal politikalarla işsizi, yoksulu, emekliyi, evsizi, kadını, engelliyi, kimsesizi ve diğer bütün sosyal dezavantajlı kesimleri enflasyon ve gelir dağılımı adaletsizliği karşısında kollayan ve destekleyen bir yerel yönem politikası izleyeceğiz.  

Belediye hizmetlerinde dijital yönetim ile doğru ve güvenilir veri akışını sağlayacak, kentin verisini / bilgisini / istatistiğini yeniden güvenilir bir biçimde üretecek ve vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. E-belediye uygulamalarını düzenli olarak güncelleyip yenileyeceğiz. Dijital dönüşümü, sadece hizmetlerin online olarak verilmesini ifade eden e-belediye ile sınırlı tutmayacağız. Kentimizin sorunlarının çözümünde politikalar geliştirirken başvuru kaynağı olacak “Kent Veri Bankası” oluşturacağız.  Belediye çalışanlarına e-devlet, dijital idare, dijital akıl, dijital yaşamın güçlükleri ve zorluklarıyla baş edebilme konularında düzenli hizmet içi eğitim vereceğiz. Böylece vatandaşın bu  hizmetlerden daha etkili ve verimli şekilde faydalanmasını sağlayacağız. Kentimizin sorunlarını tespit etmek ve çözüm geliştirmek için sosyal medyayı etkin kullanarak e-katılım uygulamaları geliştireceğiz. Kentimizin toprağını, denizini, ormanını, ırmağını korumak ve her kaynağın kullanımını sürdürülebilir şekilde planlamak için dijital altyapı kuracağız ve kesintisiz uygulanmasını sağlayacağız. 

Memleket Belediyeciliğinde, toplumun ve vatandaşlarımızın  öncelikleri ve refahı ile çocuklarımızın geleceklerinin teminatı hizmetlerimizin ana prensibi olacaktır. Bütün belediyelerimizde, israf ortadan kaldırılacak ve belediye kaynaklarının güçlendirilmesi için çalışmalar yapılacaktır. Belediyelerimiz, rant sağlayan değil huzur, çalışkanlık, dürüstlük ve uyumun temsilcisi olacaklardır. Kentsel dönüşüm maddi değeri yüksek alanlarda değil, deprem  riskli alanlarda yapılacaktır. Kentlerimizde toplu taşıma politikamız, güvenli, etkin, verimli,  ucuz ve trafik sorununa çözüm üretecek şekilde olacaktır.  Her kentimizde bir uçtan bir uca toplu taşıma hizmeti sunabilecek yatırımlara öncelik vereceğiz. Önceliğimiz elektrikli raylı sistem olmak üzere, imkan dahilindeki deniz yolları ulaşım imkanlarını kullanarak geliştireceğiz. 

Cadde ve sokaklarımızda toplu ulaşımı geliştirerek, hat  bağlantıları ile vatandaşlarımızın kesintisiz ve hızlı bir şekilde  hizmet almasını sağlayacağız. Kentsel dönüşümü bugün uygulandığı biçimiyle sadece fiziksel dönüşüm olmaktan çıkaracak, halkın sosyal, kültürel ve ekonomik sorunlarına da çözüm getiren bütünsel, sürdürülebilir çözümler uygulayacağız. Projeler, sadece konut üretimi ile sınırlı bir bakış açısına sahip olmayacaktır. Teknik altyapı ve sosyal donatı alanlarını öncelikle kuracağız. Kentsel dönüşüm uygulanacak bölgede halkımızın taleplerini dikkate alacağız. Dönüşümde, yerinde konut edindirme esastır. Halkı, aidiyet duygularının geliştiği, yardımlaşma, dayanışma gibi sosyal birliktelik duygularına dayanan mahalle olgusundan ve mevcut iş yerlerinden uzaklaştırmayacağız. Kentsel dönüşümle beraber ekonomik aktivitelerin varlığı ve çeşitliliğini gözetecek, yeni iş imkânlarının yaratılmasını en önemli önceliklerden biri yapacağız. Kentsel dönüşümde kimilerine rant sağlarken hak sahiplerinin haklarını gasp eden parçacı mevzi planlar ve plan değişiklikleri değil, yapısal planlar ile dönüştürme yapacağız. Kentsel dönüşüm ve imar uygulamalarında mahalle kimliğini, hafızasını, tarihsel mirasını, dokusunu ve kültürünü korumayı esas kılacağız. 

Projeleri yüksek standartlarda yaşanabilir, halkın sağlıklı ve güven içinde yaşadığı ve aidiyet duygusuyla bağlandığı kentsel alanlar oluşturmak amacıyla gerçekleştireceğiz. Herkesin temiz suya ulaşma hakkı vardır. Tüm belediyelerimizde şehir suyunun temiz akması için çalışmalar  başlatılacaktır. Su kaçaklarını önleyeceğiz. Belediye sınırlarımız içerisinde “su toplama merkezleri”  planlaması yapılarak merkezi yönetim ile çalışmalar yürütülecek ve yerel bazda “su planlaması” yapılarak vatandaşlarımızın evsel, endüstriyel ve tarımsal su ihtiyaçları daha ucuz ve temiz bir şekilde  karşılanacaktır. Tarladan sofraya tarımsal ürün tüketim zincirindeki kayıpların önlenmesi, bu kayıpların yerel üreticiye ve bu yolla milli ekonomiye kazandırılması için belediyelerimizle öncü rol alacağız.  “Açık Pazar” alanlarında gıda güvenliği, sokaklarda açık gıda satışı sıkı bir şekilde kontrol edilecektir. Altyapı çalışmaları olarak; elektrik, iletişim, su ve kanalizasyon alanlarında belediyelerin sorumluluk alanlarında olan ve yapılması gereken tüm eksiklikleri, iyileştirmeleri ve güçlendirmeleri ivedi bir biçimde tamamlayacağız. Bütün muhtarlarımızla, siyasi taraf gözetmeksizin işbirliği  içerisinde çalışacağız. 

Muhtarlarımızın kendi mahallelerinin sorunlarını doğrudan belediyeye ileterek hızlı ve ortak akıl çözümler yaratılması konusunda ortak çalışmalar yapacağız. Tüm belediyelerimizde “göç büroları” kuracağız. Halkımızın göçmenlerle olan sorunlarını yakından takip edeceğiz ve yaşanmakta olan hukuksal sorunlar konusunda vatandaşlarımıza ücretsiz destek vereceğiz. Ülkesine dönme kararı alan göçmenlere şartların uygunluğuna göre mali destek sağlanacaktır. Belediyelerimiz, göç konusunda merkezi idare ile uyumlu ve çözüm odaklı çalışacaklardır.

Yerel yönetimlerimiz, vatandaşlarımızın gelir seviyesini artırmak, üretime dönük faaliyetlerini desteklemek, işsizliğin yerel ölçekte azaltılması ile eğitim, sağlık ve kültür alanlarında ihtiyaçlarının giderilmesi için çalışacaklardır. Tüm mahalle ve köylerde, yerel/bahçe üretimi yapılan tarımsal  ürünler ile kadınlarımızın el emeği ürünlerini destekleyeceğiz. Üretimin yaygınlaştırılmasını teşvik edeceğiz, gelir arttırıcı /  maliyet azaltıcı politikalar uygulayacağız. Üretilen yerel ürünlerin tüketiciye ulaştırılmasına destek vereceğiz. Yerel yönetimlerimiz, kooperatiflerin kurulmasını teşvik edecekler ve önayak olacaklardır. Kooperatiflerin geliştirilmesi için üretici ile tüketiciyi buluşturacağız. Yöresel marka yaratılmasında öncülük edeceğiz. Öncelikle her il ve ilçemizin “Coğrafi işaretli” ürünlerinin tanıtımını, pazarlamasını ve markalaşmasını sağlayacağız. Tüm mahalle ve köylerde organik tarımı destekleyeceğiz. Yerel yönetimler olarak, tarımsal gübreye dönüştürülebilecek (yeşil alanların biçimi sonrası, ağaç budama artıkları, şehir hal ve pazar artıkları toplanarak) nitelikteki ürünleri kompost gübre  üretimi için toplayacağız ve sözleşmeli üretim yapan üreticilere gübre olarak ücretsiz vereceğiz.

Sözleşmeli üreticilerden elde edilen ürünleri de “Belediye Memleket Marketlerinde” daha ucuz bir şekilde satışa sunacağız. Vatandaşlarımızın refah seviyesini yükseltmek yerel kalkınma hedefimiz olacaktır. Bu kapsamda, yerel yönetimlerimizin sorumluluk sahaları içerisinde bulunan bölge kalkınma ajansları, üniversiteler, yerel kurum ve kuruluşlar ile işbirliği içerisinde kalkınmaya dönük projeler üretilecek ve hayata geçirilecektir. Kentlerden köylere dönüş yapmak isteyen ailelerimiz için destek uygulamasına başlayacağız. Tarımsal üretim yapmak üzere belediyelerin tarım arazilerini  çiftçilerimize kiralayacağız.  Bitkisel ve hayvansal üretim yapan veya yapacak olan üreticilerimize, tohum, fidan ve fide desteği ile ilaçlama, aşılama, hasat ve yem konularında destek vereceğiz.  Tarımsal ürün üretimi konusunda ücretsiz mühendislik desteği ile depolama ve paketleme konularında destek vereceğiz. 

Kentteki tüm toplumsal kesimlerin sosyal hayattan ve nitelikli kamu hizmetlerinden faydalanmasının önündeki engelleri kaldıracağız. Fırsat eşitliğini destekleyecek bütün tedbirliği alacağız. Yerel yönetimlerimizdeki her mahallede “MEMLEKET EVLERİ”  kuracağız:  Yabancı dil kursları, bilgisayar eğitimleri, açık öğretim derslerine  ilişkin kurslar, görsel ve sahne sanatlarına ilişkin eğitimler, resim  kursları, kadın sağlığına ilişkin eğitimleri tüm vatandaşlarımıza yaş gruplarına göre sunacağız.  Gençlerimize okul derslerine, lise ve üniversite giriş sınavlarına yardımcı olacak kursları ücretsiz olarak sunacağız.  “MEMLEKET EVLERİ” projesinde çağın gereği tüm yeniliklerden bilgi ve deneyim sahibi olunmasını, genç, yaşlı, engelli, kadın ve çocuk tüm vatandaşlarımızın faydalanmasını sağlayacağız. Gençlerimizi uyuşturucudan ve kötü alışkanlıklardan korumak için belediyelerimizin tüm imkanlarını seferber edeceğiz. 

Gençlerimizin, meslek lisesi düzeyindeki konularda  yeteneklerini geliştirmek, uzmanlık kazandırmak ve ülkemizin ara  eleman ihtiyacına cevap vermek maksadıyla, tüm mahallelerimizde sanayi kuruluşları ile işbirliği içinde atölye kursları, bilgi ve beceri arttırıcı ve nitelik kazandırıcı eğitimler  vereceğiz. Engellilerimizin istihdamını arttırmak için mesleki ve teknik kurslar düzenleyeceğiz.  Kaldırımlar, yollar, girişler, çıkışlar, toplu taşıma kullanımını engelsiz yapacağız. Engelli çocuklarımız için kreş ve eğitim merkezlerinin sayısını arttıracağız. Engelli vatandaşlarımızın spor yapmaları için özel imkanlar tahsis edeceğiz. Engellilerimizi geçici süreli veya saatlik misafir edebileceğimiz bakım merkezleri kuracağız. Bütün kararlarımızda engelsiz ve erişilebilir belediyecilik anlayışıyla hareket edeceğiz. Yaşlılarımızın kent yaşamına katılımını kolaylaştıracağız.  Yaşlılarımız için evlerine ev hizmetleri ve kişisel bakımlarını sağlamak üzere belediyelerimizde ekipler oluşturacağız. Yaşlılarımız için hobi programları oluşturacağız, gündüz ve  yatılı bakım merkezlerini yaygınlaştıracağız.   

Belediyelerimizde sağlıklı yaşam ve düzenli spor bölümleri  oluşturarak her mahallenin açık alanlarında günün belirli saatlerinde vatandaşlarımıza açık ve ücretsiz hafif jimnastik programları düzenleyeceğiz. Vatandaşlarımıza düzenli spor alışkanlığı kazandırmak üzere çalışmalar yapacağız.  Mahallelerimizde spor yeteneği olan çocuklarımız tarama usulü ile belirlenecek ve spor branşlarına yatkınlıklarına göre destekleyeceğiz. Her mahallemizde kadınlarımızın toplumdaki statüsünü  yükseltmek üzere; okuma yazma kursları, sağlık tarama ve sağlık  eğitimi, anne-çocuk sağlığı ve psikolojik eğitimi gibi ihtiyaçları için destek vereceğiz. Belediyelerimizde şehit ve gazi yakınlarına belediye işlerinde yardımcı olma konusunda özel bürolar kuracağız. 

Kentin mekanı, mimarisi, geçim araçları kadar geçmişi, tarihsel mirası, gelenekleri, alışkanlıkları, yemek kültürü, gündelik hayatı kent insanını kuşatır. Kent insanına süreklilik ve güven duygusunu  veren tarihsel yapılar, kentin korunabilmiş dokusu, günlük hayattaki alışkanlıkları, sahip olduğu değerleridir. Sanatçı da bu bütünlüğü duygu ve değerleri katarak yansıtan kişidir. Müzik, resim, heykel, folklor, edebiyat, sahne sanatları evrensel ile yerel olanı buluşturan sanatsal etkinliklerdir. Bu nedenle, Yerel yönetimler olarak tarihsel yapıların korunmasına ve restorasyonuna önem vereceğiz. Tarihi özelliği olan arastaların, çarşı, konak gibi yapıların korunmasına destek vereceğiz.  Kaybolmaya yüz tutmuş eski mesleklerin yaşaması için zanaatkarlara sahip çıkacağız, mesleklerini öğretmeleri için  atölyeler açacağız. Farklı inançlar için kutsal sayılan mekanları ziyarete açarak, tanıtımını yaparak turizme kazandıracağız. Tarihsel dokuya zarar veren beton yığını yapılara izin vermeyeceğiz. Kentsel dokuya uygun estetik mimariye yer vereceğiz.

Telif hakları, fikri mülkiyetin korunması konularında yerel sanatçılara her türlü ekonomik ve hukuksal yardımı yapacağız. Güzel sanatların bütün dallarında özendirici çalışmalar yapacak seminerler, festivaller ve benzeri etkinliklere destek vereceğiz. Kent belleğini oluşturacak belgesel, kitap gibi arşiv  çalışmalarını teşvik edeceğiz. Belediye olarak sahne ve görsel sanatların sergilenebileceği  “Kültür Sanat Merkezleri” mahalle ölçeğinde açılacaktır. Her kentimizin otantik ve kendine özgü ürünlerinin ve yemek çeşitlerinin gelecek kuşaklara aktarılabilmesi ve kente katma değer sağlaması için üretim, tanıtım ve pazarlama konularında sorumluluk üstleneceğiz.